Merkez Bankası, faiz oranlarını 10,25'ten yüzde 15'e yükseltti. Açıklamada, "Merkez Bankası, fiyat istikrarını sağlama ve sürdürme temel amacına enflasyon hedeflemesi rejiminin gerektirdiği şeffaflık, öngörülebilirlik ve hesap verebilirlik ilkelerini uygulayarak ulaşacaktır" ifadeleri yer aldı.
ürkiye Cumhuriyet
Merkez Bankası'nın (TCMB) 23'üncü Başkanı Murat Uysal'ın 7 Kasım'da görevden alınıp yerine eski Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın atanmasının ardından ilk Para Politikası Kurulu (PPK) gerçekleşti.
Ekim toplantısında politika
faizini yüzde 10,25 seviyesinde sabit bırakan Merkez Bankası, yeni Başkan Naci Ağbal yönetiminde gerçekleşen ilk Para Politikası Kurulu sonrası bu
oranı yüzde 15'e yükseltti.
475 BAZ PUANLIK ARTIŞ
Politika faizi olan bir hafta vadeli repo faizini eylülde yüzde 8,25'ten yüzde 10,25'e yükselten, ekim toplantısında ise bu seviyede sabit bırakan Merkez Bankası, kasım toplantısında 475 baz puan artışa gitti ve politika faizi yüzde 15 seviyesine çıktı.
Merkez Bankası'ndan yapılan açıklama metninde şu ifadeler yer aldı:
"Politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 10,25'ten yüzde 15'e yükseltilmesine, tüm fonlamanın temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılmasına karar vermiştir.
Küresel ekonomi üçüncü çeyrekte kısmi toparlanma göstermiştir. Ancak, son dönemde artış gösteren Covid-19 vakaları nedeniyle önümüzdeki dönemde küresel ekonomiye ilişkin belirsizlikler yükselmiştir.
"İKTİSADİ FAALİYETTE TOPARLANMA DEVAM ETMEKTEDİR"
İktisadi faaliyette toparlanma devam etmektedir. Artan vaka sayıları nedeniyle getirilen kısmi kısıtlamalar, başta hizmetler sektörü olmak üzere iktisadi faaliyetin kısa vadeli görünümüne dair belirsizlikleri arttırmaktadır. Diğer yandan, salgın döneminde sağlanan güçlü kredi ivmesinin gecikmeli etkileriyle artan iç talep, ithalat kanalıyla cari işlemler dengesini olumsuz etkilemektedir.
"NET VE GÜÇLÜ BİR PARASAL SIKILAŞTIRMA YAPILMASINA KARAR VERMİŞTİR"
Türk lirasındaki değer kaybının gecikmeli etkileri, uluslararası gıda fiyatlarındaki yükseliş ve enflasyon beklentilerindeki bozulma enflasyon görünümünü olumsuz etkilemektedir. Kasım ayına ilişkin takip edilen veriler, enflasyonda yakın dönemdeki
döviz kuru oynaklığı kaynaklı bir yükselişe işaret etmekle birlikte, para politikasındaki kararlı duruşla beraber bu artışın geçici olacağı değerlendirilmektedir. Bu doğrultuda Kurul, enflasyon görünümüne dair risklerin bertaraf edilmesi, enflasyon beklentilerinin kontrol
altına alınması ve dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesisi için, net ve güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar vermiştir. Önümüzdeki dönemde parasal duruşun sıkılığı, enflasyonu etkileyen tüm unsurlar dikkate alınarak, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar kararlılıkla sürdürülecektir.
Düşük enflasyon ortamının kalıcı olarak tesisinin, ülke risk primlerinin düşmesi, dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla, makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği değerlendirilmiştir.
"FİYAT İSTİKRARI İÇİN ŞEFFAFLIK, ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK VE HESAP VEREBİLİRLİK"
Merkez Bankası, fiyat istikrarını sağlama ve sürdürme temel amacına enflasyon hedeflemesi rejiminin gerektirdiği şeffaflık, öngörülebilirlik ve hesap verebilirlik ilkelerini uygulayarak ulaşacaktır. Bu ilkeler ışığında, Merkez Bankası fonlaması temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılacak ve bu faiz oranı parasal duruş için tek gösterge niteliğinde olacaktır.
Açıklanacak her türlü yeni verinin ve
haberin Kurul'un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır. Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır"