Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
seçim sonuçlarına yapılan itirazlara ilişkin, “Biz de sonuna kadar bu mücadeleyi vereceğiz.
YSK noktayı koyduğu zaman bizim için de mesele bitmiştir” dedi.
Memur-Sen Konfederasyonunun düzenlediği Uluslararası İşin Geleceği: Tehditler ve Fırsatlar Konferansı ile Genel Merkez Hizmet Binası açılışına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına Memur-Sen’in kurucu Genel Başkanı Mehmet Akif İnan’ı anarak başladı. Türkiye’nin son yıllardaki tüm demokrasi hamlelerinde Memur-Sen’in hep kritik rol oynadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Şubat’ta olduğu gibi demokrasinin askıya alındığı dönemlerde darbeleri meşrulaştırıcı görev üstlenen sendikal gelenekten Türkiye’nin kurtarılmasında Memur-Sen’in ciddi katkıları olduğunun altını çizdi. Sırtını vesayet odaklarına dayayan sendika ağlarının siyasetçilere ayar verdiği kötü günlerin geride kaldığını kaydeden Erdoğan, Türkiye’de ideolojik sendikacılığın yerini temel hedefi emekçilerin hak ve imkanlarını güçlendirmek olan yeni bir sendikal anlayışın aldığını belirtti. Erdoğan, “AB sürecimize destek veren, Kudüs’ün hakkını savunan, ihtiyaç sahiplerine el uzatan, kritik dönemlerde vesayetçiler yerine milli iradenin yanında saf tutan Memur-Sen ülkemiz için önemli bir kazanımdır” diye konuştu.
“BİZ HİÇBİR ZAMAN YAPILACAK BU ZULÜMLERE TRİBÜNDEN SEYİRCİ OLMAYIZ”
31 Mart
seçimleri sonrasında el değiştiren bazı belediyelerde Memur-Sen üyelerine baskılar yapıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “31 Mart itibariyle tamamlamış olduğumuz seçimlerden sonra bazı belediyelerdeki gelişmelerden rahatsızlık duyma gibi veya o bulundukları yerde mücadelelerini kararlı bir şekilde sürdüremeyenler sebebiyle Memur-Sen camiasının asla rahatsızlık duymaması gerekir. Şunu unutmayın, insanoğlu hem cahildir hem zalimdir. Bir yere kadar menfaatleri ile beraber hep yürür. Ben Memur-Sen camiasının bu seçimler sebebiyle ortaya çıkan tabloda bulundukları yerlerde dimdik duracaklarına inanıyorum. Ne yapacak sana, seni makamından mı alacak alsın, seni memurluktan atamaz. 657 denilen bu yasa sizi güçlü bir şekilde koruma altına almıştır. Bu yollara tevessül edenler karşısında arkanızda kapı gibi bir Memur-Sen camiası var. Bu ülkede şuanda bir hükümet var, biz hiçbir zaman yapılacak bu zulümlere tribünden seyirci olmayız. Yapılması gereken neyse onu da yaparız. Bütün yargı ve yürütme mekanizmalarını her halükarda başta Memur-Sen olmak üzere yürütmek durumundayız. Ben yürütmenin başıyım, yasamanın başı ise genel başkanı olduğu partimin bir mensubudur. Bütün bu imkanlarımızla eğer bir zulüm varsa bu zulmün karşısında durmak bizim için en önemli görevdir. Memur-Sen camiası mensupları yerlerinde dimdik durmalı, kendilerine ‘sendikanı değiştir’ diyenlere dik duruşları ile diklenmeden yerini korumalıdır” ifadelerini kullandı.