Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı’nda gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Yeni yılda iki büyük kayıp yaşandığını belirten Erdoğan, Türk halk müziğinin duayeni Ferdi Tayfur ve Amasya milletvekili Ahmet İyimaya'nın vefatını derin üzüntüyle karşıladığını ifade etti. Erdoğan, Ferdi Tayfur’un Türk halk müziğine ve arabesk müziğine büyük katkı sağladığını belirterek, “Çok kıymetli bir söz ustasıydı” dedi. Ahmet İyimaya'nın da uzun yıllar Türkiye'ye hizmet eden, müstesna bir kişilik olduğunu vurguladı.
AK Parti’nin Türkiye’nin en büyük siyasi ailesi olduğunu belirten Erdoğan, 168 parti arasında AK Parti’nin 11 milyon 135 bin 306 üye sayısı ile zirvede yer aldığını ve diğer partilerle arasındaki farkın 9 buçuk milyon olduğunu söyledi. Erdoğan, “AK Parti toplam üye sayısı olarak Türkiye’nin en büyük ailesiyiz” diyerek, AK Parti’nin milletin hedef, amaç ve kadim değerlerinden kopmadığını belirtti. Erdoğan, partilerinin siyasette yeni bir üslup ve bakış açısı kazandırdığına dikkat çekerek, “Biz siyasete yeni bir üslup ve bakış açısı kazandırdık. Bundan sonra da aynı samimiyet ve aşkla yolumuza devam edeceğiz” dedi.
Kongre sürecinin de partinin geleceği açısından önemli bir yer tuttuğuna değinen Erdoğan, AK Parti’nin 2028 yılına giden sürecin işaret fişeği olan büyük kongreye hazırlanacağını belirtti. “Bu haftaki il kongreleri ile sayı 63’e çıkacak. Büyük kongre, 2028’e giden sürecin işaret fişeği olacaktır” dedi. Erdoğan, AK Parti’nin bugüne kadar kazandığı başarıları ve devam eden üye artışını vurgularken, partinin geleceği için umutlu olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, ekonomik gelişmeler hakkında da açıklamalar yaptı. İhracat alanında cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldığını belirten Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin 262 milyar dolar ile ihracat tarihinde en yüksek seviyeye ulaştığını söyledi. Erdoğan, geçen yıl ile kıyaslandığında ihracatın yüzde 2.5 oranında arttığını ve savunma sanayi ihracatının tarihin en yüksek seviyesine çıktığını belirterek, “İnşallah turizmde de yüzümüzü güldüren tablo ile karşılaşacağız” ifadelerini kullandı. Türkiye'nin işsizlik oranının son 16 aydır tek hanede seyretmesi ve enflasyonla mücadelenin etkili bir şekilde sürdürüldüğünü dile getiren Erdoğan, “Enflasyon düşmeye başladı, alım gücü artacak, sıkıntılar bitecek” dedi.
Erdoğan, enflasyonla mücadelede hem arz yönlü hem de talep yönlü politikaların devreye sokulacağını vurguladı. “Enflasyonla mücadeleyi sadece talep yönlü politikalarla değil, gıda ve konut gibi alanlarda arz yönlü tedbirlerle de destekleyeceğiz” diyen Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı’nın yaptığı çalışmaların bu konuda önemli bir yer tuttuğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 22 yılda pek çok zorluğun üstesinden geldiklerini, Türkiye’nin IMF borcunun ödenmesinden tek haneli enflasyona kadar birçok ekonomik başarıya imza attığını hatırlatarak, “Herkes yandık bittik derken biz bu kriz Türkiye'yi teğet geçecek dedik ve haklı çıktık” şeklinde konuştu. Erdoğan, Türkiye’nin şu anda emin kadrolar ve Cumhur İttifakı’nın desteğiyle güven içinde olduğunu ifade etti ve Türkiye’nin menzile ulaşacağını belirtti.
Suriye’ye ilişkin açıklamalarında ise Erdoğan, Türkiye’nin bölgedeki etkinliğini ve Suriye halkına olan desteğini savundu. Erdoğan, Suriye halkının 13 yıl boyunca Esed rejimi tarafından zulme uğradığını, varil bombalarıyla, misket bombalarıyla öldürülmeye çalışıldığını belirterek, “Suriyeli kardeşlerimiz, Baas rejiminden ve Esed’in zulmünden kurtulmuştur” dedi. Türkiye’nin bu süreçteki rolünün büyük olduğunu, özellikle Esed rejiminin reform vaadlerine karşılık hiçbir somut adım atmadığını vurguladı. Erdoğan, “Katliamlarına hız verdi. Türkiye'nin sınırlarını korumak için gelişmelere müdahil olması kaçınılmaz hale gelmişti” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Suriye’deki krizi yanlış bir şekilde eleştirenlere sert tepki göstererek, “Zoru görünce topu taca atacak karakterde değiliz. Hep dobra konuştuk, sözümüzü muhatabına mertçe söyledik. Bugün de hakikatin dili ile konuşacağız” dedi. Suriye’deki ilk gösterilerin barışçıl olduğunu ve Türkiye’nin hiçbir müdahalede bulunmadığını belirten Erdoğan, “Zaman zaman çıkıp bize Suriye'nin adresini gösterdiler. Biz zaten oralardaydık. Bunlara navigasyon vermek lazım” diyerek eleştirilerine devam etti.
Erdoğan, Türkiye'nin Suriye’deki haklı müdahalesinin ardından içeriden bazı kesimlerin Türkiye’nin Suriye’de ne işi olduğunu sormasını eleştirdi. ABD ve Avrupa'nın orada bulunmasına kimsenin ses çıkarmadığını, bölücü terör örgütlerinin orada faaliyet gösterdiğini belirten Erdoğan, sadece Türkiye’ye yönelik eleştirilerin yapıldığını ifade etti. “Sadece Türkiye’yi eleştirdiler. 13 yıl boyunca ülkelerinin yanında, mağdurun mazlumun yanında yer almadılar. Çocuklar kırılırken, bebekler öldürülürken bu kesimler sustu” dedi.
Suriye'nin geleceği için işbirliğine açık olduklarını belirten Erdoğan, Türkiye’nin bölgeye katkı sağlamak için gereken desteği vereceğini söyledi. Erdoğan, “Suriye’nin en kısa sürede toparlanmaları için işbirliği yapıyoruz. Siyasetçisi, yazarı, bürokratı, gazetecisiyle herkesin görevi Suriye'deki istikrar için çalışmalara katkı sunmaktır” dedi. Ayrıca, Suriye’nin doğal kaynaklarını işgal eden YPG’nin silah bırakmaması durumunda yakında ciddi bir tehdit ile karşı karşıya kalacaklarını belirtti.
Erdoğan, Türkiye’nin bölgedeki duruşunu ve Suriyeli Kürt kardeşlerin haklarını savunduğunu belirterek, “Kürt kardeşlerimizin tüm meselelerinin destekçisi ve takipçisi olacağız” dedi. DEAŞ ve YPG’nin bölgedeki faaliyetlerinin sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, Türkiye’nin bu konuda en büyük güce sahip olduğunu söyledi. “Herkes bölgeden elini çeksin, biz Suriyeli kardeşlerimizle DEAŞ’ın da YPG’nin de başını ezeriz” ifadelerini kullandı.
Son olarak, ana muhalefet partisinin dış politika konusundaki başarısızlıklarını eleştiren Erdoğan, CHP’nin dış politikada hiçbir anlamlı desteği sunamayacağını belirterek, “Dış politika gibi bilgi, birikim, vizyon gerektiren bir alan CHP'nin çapını aşıyor” dedi. Erdoğan, Mavi Vatan, Libya, Rusya-Ukrayna savaşı ve Suriye devrimi gibi kritik dış politika meselelerinde CHP’nin tutarsızlıklarını ve başarısızlıklarını ortaya koydu.