Adnan Oktar ve Güncel Yapılanma Davası: Savcılık Mütalaasını Açıkladı
Adnan Oktar’ın cezaevinde örgütsel faaliyetlerini sürdürdüğü iddiasıyla yargılandığı güncel yapılanma davasında yeni gelişmeler yaşandı. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasını açıkladı.
Örgütü Cezaevinden Yönetmeye Devam Ettiği İddia Edildi
Savcılık mütalaasına göre, Oktar, cezaevindeyken örgütün dağılmasını önlemek için çeşitli stratejiler geliştirdi. Avukatları aracılığıyla dışarıdaki örgüt üyelerine talimat gönderdiği, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak ifade veren eski üyeleri baskı altına alıp ifadelerini değiştirmeye çalıştığı belirtildi. Ayrıca, örgüte yeni üyeler kazandırmayı hedeflediği, sosyal medya platformlarını kullanarak örgütün motivasyonunu diri tutmaya çabaladığı vurgulandı.
Yöneticilere ve Üyelere Cezalandırma Talepleri
Savcılık, Adnan Oktar’ın yanı sıra örgüt yöneticileri olarak görev yaptığı iddia edilen Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna’nın da “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme” suçundan 5 ila 12 yıl hapisle cezalandırılmalarını istedi. Diğer 10 sanığın ise “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak” suçundan 2 yıl 6 aydan 6 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.
Kısıtlama Kararı Kaldırıldı, Duruşma Ertelendi
Sanıkların mütalaaya karşı savunmalarını hazırlayabilmeleri için süre isteyen mahkeme heyeti, Adnan Oktar’a uygulanan avukatlarla görüşme kısıtlamasını kaldırdı. Sanıkların tüm savunmalarını hazırlayabilmeleri için ek süre tanınırken, duruşma 20 Ocak 2025 tarihine ertelendi.
Davanın Gidişatı ve Savcılığın Yönlendirmesi
Savcılık, Oktar’ın örgüt üzerindeki etkisinin devam ettiğini ve faaliyetlerini cezaevinden yönetmeye devam ettiğini ileri sürerken, sanıkların bu iddialara karşı nasıl bir savunma yapacağı merak konusu. Savunma sürecinin ardından mahkemenin alacağı karar, davanın seyrini belirleyecek.
Bu süreçte, örgütün iç yapısı, yöneticiler ve üyeler arasındaki ilişkiler, Oktar’ın cezaevinden sürdürdüğü iddia edilen faaliyetleri ve yargının bu faaliyetlere yönelik değerlendirmeleri kamuoyu tarafından yakından izleniyor. Dava, Türk hukuk sisteminde örgütlü suçlarla mücadele konusunda önemli bir örnek teşkil ediyor.
